17 Kasım 2010 Çarşamba

Dikkat Dağınıklığının Çözüm Yolları

Amaçsızca yapılan bir çalışmada doğal olarak dikkat dağınık olacaktır. Bir işin doğru bir şekilde yapılabilmesi için öncelikle o işin bir amacının olması gerekir. Yaptığı işin amacını bilmek, öğrencinin bu işi benimsemesi için bir zorunluluktur. Eğer öğrenci ders çalışma işini amaçsızca yapıyor ise bunda başarısız olması kaçınılmazdır. Verimli, dikkatli bir çalışma için aşağıdaki maddelere önem verilmesi faydalı olacaktır.
Çalışma için karar verme Konu üzerinde dikkatin toplanabilmesi için, gerekli kararların verilmiş olması gerekir. Hangi ders daha önce çalışılacak? Çalışılacak ders için hangi yöntemler kullanılacak? Kullanılacak araç ve gereçler neler? gibi sorulara cevap bulmadan çalışmaya başlamamak gerekir. Bu soruların cevapları çalışma sırasında aranmaya başlanırsa bu durum kararsızlığa ve dikkatin dağılmasına neden olur.
Konuya merak duyma Bir şey ancak merak edildiği oranda öğrenilebilir. Merak konuya karşı ilgi uyandırır ve dikkatin konu üzerinde yoğunlaşmasını sağlar. Matematik benim ne işime yarayacak şeklindeki sorular çalışma azmini ortadan kaldıracaktır. Bu türden sorular genellikle çalışılan dersin yapılamaması durumunda ortaya çıkan sorulardır ve bunun için bir savunma mekanizması olarak karşımıza çıkar. Bu türden durumlarda hedefimizi gözümüzün önüne getirelim ve hedefimizin yavaş yavaş gözümüzün önünden uzaklaşmaya başladığını düşünelim. Ne kadar kötü, değil mi? O halde hangi ders olursa olsun, o dersin her şeyden önce gelecekte çalışacağımız mesleği yapabilmek için girmek durumunda olduğumuz üniversite için bir araç olduğunu gözden kaçırmayalım!
Planlı ve sistemli çalışmayı bilme Planlı çalışma, dikkatin konuya toplanmasına yardımcı olan bir alışkanlıktır. Planlı çalışmada öğrenci kendini konuya daha çok verir, dikkatinin dağılmasını önleyerek çalışmada etkililik süresini arttırır.
Çalışmada hedef saptama Kimi durumlarda öğrenilecek konular oldukça fazla, son derece karmaşık ve dağınık olabilir. Gerçekte konu ne olursa olsun çalışmaya geçmeden önce öğrenci kendisine erişebilir bir hedef seçmeli ve bunu gerçekleştirmeden bunu çalışmayı bırakmamalıdır. Kişinin hedefleri gerçekçi olmalıdır. Öğrenci gücünün yetemeyeceği hedeflere ulaşmayı arzuladığı oranda bu hedefleri gerçekleştirmesi de o kadar zorlaşır. Sık sık amaçladığı hedeflere ulaşamayan öğrenci kendisine güvenini yitirerek, derslere karşı genel bir isteksizlik duyar, başarısızlık duygusuna kapılır.
Kendine güvenme Öğrencinin kendine güvenmesinin önemi hiç bir koşulda yadsınamaz. Güven eksikliği olan bir öğrencinin, kendine güven duymasının en etkili yolu o işi başaracağına kendisini inandırmasıdır. Kendine güven duygusu aynı zamanda güçlü bir irade ve kararlılığı gerekli kılar. Kararlılık engeller karşısında gerilemeyi değil aksine bu engellerle mücadele gücünü yaratır. Kararlılık, plan dışı saatte canınız çalışmak istemezse de kendinizi çalışmaya zorlamaktır. Kolaydan zora doğru bir çalışma yolu izlemek, okumak yerine yazarak çalışmak dikkatin toplanmasına yardımcı olur.
Çalışma öncesi yeterince dinlenmiş olma Çalışmaya geçmeden önce vücut ve zihin yeterince dinlenmiş olmalıdır. Aşırı duyarlılık, karamsarlık, isteksizlik, bedensel yorgunluk,uykusuzluk gibi nedenlerle beliren bitkinliğe düşmemek için her zaman aynı biçimde olan çalışma yöntem ve tekniklerinden kaçınmak, ders dışı uğraşlarla yeterince ilgilenmek ve gerçek anlamda olabildiğince dinlenmek zorunludur.

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder