11 Kasım 2010 Perşembe

Doğrular

Doğrularının peşinden koşanlar, zamanlamayı da iyi yaparlarsa eninde sonunda başarılı olurlar. Hayal kırıklıkları yaşamın her zamanında olabilir. Önemli olan yıkılmamak ve güçlüklere karşı ayakta durabilmektir. Bu sadece yaşamın iş ya da özel kısmı için değil, hemen her kısmı için gereklidir.
Öğrencilik yaşamı geçindirmeye yarayan bir iş değildir, yaşamın devamında geçinmeyi sağlayacak olan bilgi birikiminin sağlanması için bir araçtır. Bu araç ne kadar iyi kullanılırsa, o kadar iyi bölümlere girilir ve ardından da yaşamın iş gerçeklerine karşı daha sağlam bir duvar örülür. Şayet başarı bir gelenek ise bu gelenek öğretim boyunca şekillenmeye başlar. Günümüz dünyasında bir üniversiteyi yeterli görmeyen insanlar çoğalırken, o ya da bu şekilde üniversite olsun, olsun da neresi olursa olsun mantığı doğru bir mantık değildir. Olsun ve gelecekte benim mutlu olacağım, karnımın doyacağı bir iş bulacağım bir iş olsun düşüncesi sonuna kadar koavalanmalı. Yaşam hatalar yapa yapa öğrenilecek kadar uzun değil. Üstelik de daha önceden yapılan hataların tekrar tekrar yapılması hiç de anlamlı değil. Profesyoneller işlerini yaşam biçimi haline getirenlerdir, öğrencilik bir yaşam biçimi değildir. Ama en azndan öğrencilik döneminde bu profesyonellik yakalanmalı ve derslere adapte olunmalı. Bir yıl erken üniversiteyi kazanmak, bir yıl rahat etmek demektir. Aynı stres iki kez çekilmemeli ve üniversiteye bu yıl girilmeli. Sadece daha çok gayret lazım ve doğru yöntemler lazım...

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder